Rüyalar ülkesi Amerika, her ne kadar günümüzde, 60’lardaki kadar dile getirilmiyor olsa da, hala dünyanın hemen hemen her ülkesinin vatandaşı Amerika’ya gitmek ve en azından majör şehirlerin bazılarını ziyaret etmek ister. Modern dünyanın lokomotifi olarak tanımlanan ve Avrupa dahil tüm dünya tarafından taklit edilen şehirleri, ekonomisi, yaşam biçimi ve sosyal yaşantısı ile Amerika hala bir fenomen.
Pekiyi filmlerden gördüğünüzün dışındaki Amerika nasıl bir yer?
Hepimiz bir çok filme konu olan New York ve Los Angeles gibi kentleri neredeyse avucumuzun içi gibi biliriz. Ama Amerika’nın içinde, bir başka Amerika vardır ki, filmlere pek konu olmasa da, mevcut Amerikan ekonomisinin bel kemiği olarak kabul edilir. Yanı başındaki Detroit kentinde klasik Amerikan endüstrisi çökerken, akıl almaz bir hızla yüksek teknolojinin geliştiği kentin ismi Chicago.
Illinois Eylatine bağlı merkez kent olan Chicago, esasında kent merkezinin büyüklüğüne bakacak olursak İzmir’den bile küçük. Hatta nüfus burada sadece 3 Milyon civarında. Ancak, Amerika’daki yerleşim düzeni, bütün nüfusun kent merkezine yığılması biçiminde yapılanmıyor. Kentin çok yakınında sınırları bulunan Wisconsin ve Indiana eyaletleri sınırları içerisinde bulunan banliyölere kadar genişleyebilen Chicago etki alanında yaklaşık 8 Milyon kişinin bulunduğu tahmin ediliyor. Chicago Metropolitan Area olarak tanımlanan bölge, Amerika’ nın 3. Büyük alanıdır ki, bunun yanı sıra Amerikan ekonomisi için günümüzde oldukça kıymetli. Fortune 500’de yer alan bir çok lider firmanın merkezi olan Chicago, hali hazırda ileri teknoloji firmalarının merkezi haline gelmeye başlayan kent, Finans ve Medyanın merkezi olma sıfatının yanına bunu da eklemiş durumda.
Chicago içerisinden devasa bir nehrin geçtiği, Michigan gölüne kıyı kentlerden bir tanesidir. Kent, kuruluşundan bu yana, nehrin etrafında gelişmiş ve bu nedenle kısıtlı alan içerisinde yoğun bir yapılaşma söz konusu olmuş. Şehir merkezinde onlarca köprünün söz konusu olduğu Chicago’da diğer şehirlerden farklı bir özellik ise Metronun yer altında değil, yerin 10 metre kadar üzerinde olması. Şehrin belli bölgelerinde karayolu trafiğinin üzerinde seyreden metro, oldukça ilginç bir görüntü ortaya koyuyor. Bu arada, Chicago’da evinize nehir otobüsü ile de gidebiliyorsunuz.
